Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

Akciğer Kanseri Tedavisinde Yeni Bir Buluş: Robot Dokunaç

Akciğer kanseri tedavisinde kullanılabilecek yeni bir buluş olan robot dokunaç, akciğerlerdeki en küçük bronşiyal tüplere kadar ulaşabiliyor ve kanserli hücreleri yok ederek hastalığı tedavi edebiliyor.

Yayın Tarihi: 03.08.2023 14:21
Güncelleme Tarihi: 27.04.2024 17:53

Akciğer Kanseri Tedavisinde Yeni Bir Buluş: Robot Dokunaç

Akciğer Kanseri Tedavisinde Kullanılabilecek Mucize Bir Buluş: Çapı Yaklaşık 2 mm Olan Robot Dokunaç

Birleşik Krallık'taki araştırmacılar, akciğer kanseri tedavisinde kullanılabilecek yeni bir buluşa imza attı. Çapı yaklaşık 2 mm olan robot dokunaç, akciğerlerdeki en küçük bronşiyal tüplere kadar ulaşabiliyor. Leeds Üniversitesi'nin STORM Laboratuvarı tarafından geliştirilen bu minik cerrahi robot, kanserin ilk belirtilerini tespit edip kanserli hücreleri yok edebiliyor ve hastalığı olan hastaları etkili bir şekilde tedavi edebiliyor.

Robot Dokunaç Nasıl Çalışıyor?

Robot dokunaç, yaklaşık 80 mm uzunluğunda ve mıknatıslarla kontrol edilen ultra yumuşak bir silikon dokunaçtan oluşuyor. Bu dokunaç, birbirinden bağımsız olarak hareket edebilen bir dizi birbirine bağlı silindirik parçadan oluşmaktadır. Standart ekipmandan yüzde 37 daha derine ulaşabilen bu robot dokunaç, akciğerlerimizdeki en küçük bronşiyal tüplerin bazılarına dokunarak geleneksel prosedürlere göre daha az doku hasarı yaratmaktadır.

İnsan Denemeleri ve Gelecek Potansiyeli

Henüz canlı hastalar üzerinde test edilmemiş olsa da, araştırmacılar insan denemelerine başlamak için veri toplamaktadır. Bu teknolojinin akciğer kanserini tedavi etme şeklimizde devrim yaratabileceği konusunda hemfikir olan araştırmacılar, dokunaç kullanmanın bronşiyal anatominin gezinmesinde yüzde 30'luk bir artış sağlayacağını belirtmektedir.

Profesör Pietro Valdastri'nin Açıklamaları

Leeds Üniversitesi STORM Laboratuvarı Direktörü ve araştırma sorumlusu Profesör Pietro Valdastri, bu yeni buluşun heyecan verici olduğunu ve vücut içindeki navigasyonda devrim yaratma potansiyeline sahip olduğunu belirtmiştir.