Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

Gençlerde Depresyonla Bağlantılı Sütlü Çay Bağımlılığı

Bu çalışmada gençlerde depresyonla bağlantılı olarak artan sütlü çay bağımlılığı incelenmiştir. Araştırmalar, sütlü çay tüketiminin depresyon, anksiyete ve intihar düşüncesiyle ilişkili olabileceğini göstermektedir.

Yayın Tarihi: 03.10.2023 23:07
Güncelleme Tarihi: 27.04.2024 17:53

Gençlerde Depresyonla Bağlantılı Sütlü Çay Bağımlılığı

Gençlerde Depresyonla Bağlantılı Sütlü Çay Bağımlılığı

Bu çalışma gençlerde depresyonla bağlantılı olarak artan sütlü çay bağımlılığını işaret ediyor. Sütlü çay ve bubble tea olarak da bilinen bu içecekler, son yıllarda Çinden ve Asyadan tüm dünyaya yayılmış durumda. İçecek ile zihinsel sağlık sorunları arasında bazı endişe verici bağlantıların olduğu keşfedildi ve duygusal bozukluklar dergisinde yayımlandı.

Sütlü Çay ve Depresyon Arasında Nasıl Bağlantı Olabilir?

Son yıllarda daha fazla kişinin içmeye başladığı bu çok şekerli ve kalorili içeceklerin; obeziteden diş çürümesine, çeşitli bağımlılıklardan depresyona kadar pek çok sorunu tetikleyebileceği ortaya çıktı. Hem fiziksel hem de zihinsel sorunlara karşı önlem alınması gerektiğini söyleyen araştırmacılar, bağımlılık yönüne vurgu yapıyor.

Çindeki araştırmacılar Pekinden 5 bin 281 üniversite öğrencisiyle anket gerçekleştirdi. Burada sütlü çay bağımlılığı semptomlarının depresyon ve anksiyete gibi sorunlarla da bağlantılı olduğu bulundu. Sütlü çayın Çinde muazzam bir artış gösterdiğine vurgu yapan çalışmada; Bulgularımız sütlü çay tüketiminin bağımlılığa yol açabileceğini ve bunun depresyon, anksiyete ve intihar düşüncesiyle ilişkili olduğunu vurguladı. deniyor.

Farklı parametreleri kullanan araştırmacılar, bağımlılık ölçeğinin en uç noktasında yer alan ve ankete katılan gençlerin yarısından fazlasının bu çayı haftada en az bir kez tükettiğini öğrendi. Sütlü İngiliz çayından farklı olarak bu çayların asıl zararı içinde yer alan yüksek miktardaki şeker ve kafein oranı. Ergenlik çağındaki gençlerde bu kalorili çayın tüketimi, yalnızlak ve depresyon ile ilişkilendirildi. Bu içecekler sosyal medya veya uyuştucular gibi bağımlılık yapıcı bir etkiye sahip olabilir. Konuya ilişkin daha fazla araştırmanın, çok daha fazla örneklem grubuyla test edilmesi gerekiyor olsa da araştırmacılar ortaya attıkları iddianın arkasındalar.

Bubble Tea ve Depresyon

Bubble Tea olarak da kullanılan ve İngilizlerin tüm dünyaya yaydığı sütlü çayda iki büyük tehlike saptandı. Adeta sosyal medyada tüm dünyaya fenomenler aracılığı ile yayılan 2. Dünya savaşında ise ikon olan sütlü çay, depresyonu mu tetikliyor? Uzmanlar bu sorunun yanıtını açıkladı. Sütlü çayın insan sağlığına yaptığı tetiklemeler ağızları açık bıraktırdı.

Çin'deki Tsinghua Üniversitesi ve Merkez Finans ve Ekonomi Üniversitesi'nde sütlü çay üzerinde yapılan araştırmalarda bazı semptomlar keşfedildi. Anksiyetenin çoğunlukta olduğu ruhsal hastalıkları sütlü çayın tetiklemesindeki en büyük etken çok fazla tüketilmesinden kaynaklı olduğu açıklandı. Özellikle gençler arasında görülen bu bulgular, sürekli olarak sütlü çay isteği ile yanıp tutuşanların bir süre sonra kafein bağımlılığının artığı görüldü. Bulgular ana resmi ortaya çıkartarak gençlerde artan intiharlarında bu tarz içeceklere yönelimin artması kaynaklı olduğu vurgulandı. Şeker tüketimini artıran sütlü çay beraberinde obezite ve gizli şeker tarzı hastalıkları da beraberinde getirdiği tespit edildi. Öğrenciler arasında yapılan verisel testte yarısından fazlasının sütlü içeceğe olan ilgisinin artmasından kaynaklı yaşandığının altını çizdi. Gün içinde 4 bardaktan fazla sütlü çay içen öğrencilerde bunalıma sık girme saptanmıştır. Moral bozukluğundaki artış ve iç travmalar gün yüzüne çıkarıldı. Gençlerin çoğunda ise iç dünyasında özlem sevgi tarzı duygularına karşı savaştıkları saptadı. Ekip ayrıca, obeziteden diş çürümesine, bağımlılıktan depresyona kadar, sütlü çayla bağlantılı olabilecek hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara karşı önlem alınmasını tavsiye ediyor. Çinli Bilim insanları çayın tüketimi artıkça geleceğe yönelik gençler arasında depresyon riskinin daha da tetikleneceği yönünde bir sonuca varıldı.