Karaciğerin Önemi
Karaciğerin, vücuttaki toksik (zehirli) maddelerin uzaklaştırılması, metabolizma ve sindirim sisteminde rol alması, kanın pıhtılaşması, birçok besin maddesini depolanması, sentezlenmesi ve bağışıklık fonksiyonlarının yerine getirilmesi gibi önemli görevleri bulunuyor. Bu nedenle, karaciğerle ilgili herhangi bir sorun vücuda zarar verebilir.
Yağlı Karaciğer Hastalığı ve Siroz
Böyle bir sorun, adından da anlaşılacağı gibi, karaciğerde yağ birikmesinden kaynaklanan yağlı karaciğer hastalığıdır. Karaciğer hastalıkları erken evrelerinde genellikle herhangi bir semptom göstermez. Ancak hastalık geliştikçe tüm vücutta belirtiler göstermeye başlayabilir. Alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığı olarak da bilinen hastalık dört aşamada gelişir. Dördüncü ve son aşama siroz olarak bilinir ve organın yıllarca hasar görmesinden sonra ortaya çıkar.
Sirozun Ölümcül Sonuçları
Siroz, sürekli, uzun süreli karaciğer hasarının neden olduğu karaciğer skarlaşmasıdır. Skar dokusu, karaciğerdeki sağlıklı dokunun yerini alır ve karaciğerin düzgün çalışmasını engeller. Sirozun neden olduğu hasar tersine çevrilemez ve sonunda o kadar yaygın hale gelebilir ki karaciğeriniz çalışmayı durdurur. Buna karaciğer yetmezliği denir. Karaciğer başarısız olursa siroz ölümcül olabilir.
Siroz Belirtileri
Sirozun ilk aşamalarında karaciğer hala işlev görebilir, yani semptomlara neden olmayabilir. Ancak sirozlu bazı kişiler ciltlerinde kaşıntı, sarılık, küçük kırmızı çizgiler, morarma gibi değişiklikler fark edebilirler. Diğer belirtiler ise yorgunluk, iştah kaybı, kilo kaybı ve kas kaybı, mide bulantısı ve kusma, karaciğer bölgesinde hassasiyet veya ağrı, kanama eğilimi, saç kaybı, ateş ve titreme, ödemdir.
