Bist 100
8.991,6 0%
DOLAR
31,96 -0,29%
EURO
34,49 -0,2%
ALTIN
2.322,44 -0,7%

Türkiye'nin Jeostratejik Önemi ve AB İlişkileri

Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki yeni dönemi, jeostratejik önemi ve AB-Türkiye ilişkileri Brüksel merkezli Avrupa Politika Merkezi (EPC) tarafından yapılan analizlerle ele alındı. Türkiye'nin jeopolitik dengeleme siyaseti ve küresel etkisi de vurgulandı. AB'nin Türkiye stratejisi için gerçekçi bir vizyon ve siyasi irade gerektiği belirtildi.

Yayın Tarihi: 21.06.2023 17:06
Güncelleme Tarihi: 27.04.2024 17:53

Türkiye'nin Jeostratejik Önemi ve AB İlişkileri

Türkiye'nin Yeni Dönemi

Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde yeni bir döneme girdi. Küresel ölçekte yapılan analizlerde, Ankara'nın bölgesinde gücünü daha da artıracağı, uluslararası meselelerde kilit rol üstlenmeyi sürdüreceği belirtiliyor.

AB-Türkiye İlişkileri

Brüksel merkezli Avrupa Politika Merkezi (EPC), Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye'ye karşı nasıl bir tavır takınması gerektiğinden bahsetti. Ankara-Brüksel hattındaki ilişkilerin uzun süredir sıkıntılı bir durumda olduğu ve hızlı çözümünün bulunmadığı anlatıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın zorlu bir ortak olduğu görüşü paylaşılan analizde şöyle denildi: Ancak Türkiye'nin büyüklüğü ve giderek parçalanan bir dünyada artan jeostratejik önemi göz önüne alındığında, AB liderleri, (Türkiye'ye) angaje olmak zorunda.

Türkiye'nin Jeopolitik Dengeleme Siyaseti

Ankara'nın jeopolitik dengeleme siyaseti izlediği ifade edilerek, Türkiye'nin Rusya'nın işgalini kınayarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklemek üzere NATO müttefikleriyle omuz omuza durduğu ve Ukrayna'ya silahlar sağladığı, diğer taraftan Rusya ile ticaretini sürdürmeye devam ettiği belirtildi. Türkiye'nin küresel etkisine de vurgu yapılarak, Erdoğan'ın göreve başlama törenine 78 ülkeden yabancı liderin katıldığı, bunun da Türkiye'nin küresel ölçekteki etkisinin bir sonucu olduğunun altı çizildi.

AB'nin Türkiye Stratejisi

AB'nin Ankara'dan yararlanma ve bağlı kaldığı jeostratejik aktör olma fırsatından en iyi şekilde yararlanması gerektiği belirtilerek, ilişkileri istikrara kavuşturmaya ve geliştirmeye yardımcı olabilecek gerçekçi bir Türkiye stratejisi tasarlamak gerektiği vurgulandı. İlişkileri geliştirmenin en etkili yolu Gümrük Birliği'nin modernizasyonudur. Nihai olarak Türkiye, AB için büyük bir meydan okuma ve öyle olmaya da devam edecek.